Cumhuriyetin ilanı, Türkiye tarihindeki en önemli dönüm noktalarından biridir; yalnızca siyasi değil, sosyal ve ekonomik alanlarda da değişimlerin önünü açmıştır. Türkiye’de tarımın gelişmesi Cumhuriyetle birlikte başlamış Türkiye'nin ekonomik yapısında her zaman merkezi bir rol oynamıştır. Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte devletin modernleşme çabalarının temel taşlarından biri haline gelmiştir.Tarım, Türkiye'nin temel ekonomik faaliyetlerinden biri olarak, halkın geçim kaynağı ve ülkenin gıda güvenliği, tarımsal üretkenliğin artırılması, ulusun bağımsızlığı ve refahı için hayati bir öneme sahiptir. Bu nedenle, tarıma verilen önem ve destek, Cumhuriyet'in ilerici ruhunu yaşatmanın en önemli yollarından biridir.

Atatürk, Cumhuriyeti ilan etmeden önce 1923 yılında tarımla ilgili ilk beyannameyi yayınlamıştır. Buna göre, Aşar vergisinin ıslah edilmesini, tütün tarımı ve ticaretinin milli menfaatlere uygun düzenlenmesini, Ziraat Bankasının sermayesini artırarak çiftçileri daha uygun ve daha fazla kredi ile desteklemesini, tarım makinalarının ithalini, hayvan ıslahı ve sayısını artıran önlemlerin alınmasını istemektedir. Bu kararlar doğrultusunda tarım sektörü de hızlı bir değişim dönemine girmiştir.1925 yılında çıkarılan "Toprak Reformu" yasası ile tarım arazilerinin adil bir şekilde dağıtılması hedeflenmiştir. Bu reform ile birlikte, mülksüz köylülerin toprak sahibi olması sağlanarak, tarımsal üretimin artırılması amaçlanmıştır.

Mustafa Kemal Atatürk, ülkenin ekonomik ve sosyal kalkınmasını sağlamada tarımın kritik bir rol oynadığını her zaman vurgulamış ve tarımın modernleşmesi içintarım okullarının açılmasını desteklemiş, çiftçilere yönelik eğitim programları düzenlenmesini teşvik etmiştir.Modern tarım teknikleri ve bilimsel yöntemlerin benimsenmesi, ülkedeki tarımsal üretimin artırılmasında önemli bir rol oynamıştır.Tarımın modernleşmesi, eğitim ve kooperatifçilik konusundaki reformlar, ülkenin ekonomik bağımsızlığına giden yolda önemli adımlar olmuştur. Atatürk’ün bu vizyonu, günümüzde de tarım sektörünün gelişimi için ilham vermekte ve tarımsal üretimin sürdürülebilirliği açısından öncelik sağlamaktadır.

29 Ekim Cumhuriyet bayramımızın 101. yılını kutlar ve yazımı Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün tarımın önemini vurgulayan derin görüş ve bilgilerini sunduğu sözüyle bitirmek isterim.‘Milletimiz çok büyük acılar, mağlubiyetler, facialar görmüştür. Bütün olanlardan sonra yine bu topraklarda bulunuyorsa bunun temel sebebi şundandır: Çünkü Türk çiftçisi bir eliyle kılıcını kullanırken diğer elindeki sabanla topraktan ayrılmadı. Eğer milletimizin büyük çoğunluğu çiftçi olmasaydı, biz bugün dünya yüzünde bulunmayacaktık.’