Tüm okurlara merhaba, bu yazı dizisinde hukuk ve yargı alanında kendim adına olsa daha iyi
olur dediğim şeyleri paylaşmak istiyorum. Bunlardan ilki yargı camiasında adli uyuşmazlık
sonrasında herkesin adalet beklediği yer olan adliye binalarımızla ilgili bir hususa değinmek
istiyorum.
Bir adli olay sonrasında o olayda taraf olan ve o olaya dair görgü tanıkları bir fiil dosya
içerisinde kollukça tespit edilmek suretiyle yer alır. Bu kişilerin tamamı soruşturma
aşamasında karakolda ya da savcı huzurunda dinlenir. Bu işlemlerden sonra eğer olayda suç
unsuru varsa dosya iddianame düzenlenerek dosya kovuşturma aşamasında geçer.
Kovuşturma aşaması dediğimiz kısım ise kısaca adliyelerde duruşmaların gerçekleştiği kısım
diyebiliriz. Bu aşamada taraflar ve tanıklar hâkim tarafından tekrar dinlenmek üzere
duruşmaya çağrılmaktadır. Burada taraflar ve tanıklar duruşma salonlarının önünde duruşma
alınana kadar birlikte beklemektedirler. Duruşma süreleri uzadıkça taraflar duruşma
salonunun önünde yeri geliyor saatlerce birlikte beklemektedirler. Bu kişiler aslında husumetli
olan taraflardır. Örnek vermek gerekirse biri diğer tarafı bıçaklamış ve tutuksuz ya da
tutukluluk süresi sona ermiş taraflar yargılama yapılıncaya kadar aynı yerde beklemektedirler.
Bir örnek daha ekleyelim; iki arkadaş grubunun birlikte olan kavgasında taraflar yine aynı
salonun önündedir. Cinsel taciz olayında taraflar birbirlerinin yüzüne bakarak duruşmayı
beklemektedirler. Bu durumda en ufak bir kıvılcımda taraflar yine kavgaya tutuşmakta, yine
adli olaylar meydana gelebilmektedir. Ayrıca bu olayı gören kişiler de tanık sıfatıyla beyanı
alınmak üzere çağrıldığında yine aynı yerde birlikte beklemektedirler. İçeriye girdiklerinde
tanığın doğruyu söyleme olasılığını düşünebilirsiniz. Zira duruşma öncesinde ya da
sonrasında tanık yalnız kalacak ve başına her türlü iş gelebilecektir. Tutuklu sanıklarda ise
durum nispeten daha iyidir. Tutuklu sanıklar polis/cezaevi personeli eşliğinde adliyeye varsa
farklı kapıdan getirilmektedir.
Peki bu durumu daha iyi yapmak için önerin nedir Mehmet diye soracak olursanız şunları
sıralayabiliriz. İngiltere’de hukuk İngilizcesi eğitimi aldığım dönemde adliyeleri de gezme
fırsatım oldu. Burada duruşmaları izleyici sıfatıyla takip ettiğimizde adliye binalarına girerken
bazı adliyelerde hâkim, sanıklar, müşteki, tanıklar ve izleyiciler farklı kapılardan duruşma
salonuna girmekteydi. Tarafların bazıları için adliyeye giriş kapıları da farklıydı. Tanık
taraflara çok uzak bir alanda ve hâkime de çok yakın bir pozisyonda idi. Polisin olmadığı
duruşma salonu ise yoktu. Tutuklu sanıklar ise cam bir kalkan ile kapatılmıştı ve girişleri
farklı idi. O halde bile yerel halkla görüşmelerimde şikayetçi olanlarının bazılarının sanıkların
normal hayatta kendilerine ulaşmasından korktukları için şikayetinden vazgeçtiklerine şahit
olduklarını söylediler.
Hukuk alanında daha iyi olmak adına yeni adliye planı hazırlanırken tarafların birbirlerini
duruşma salonuna girene kadar en az şekilde görmelerini sağlayacak şekilde düzenleme
yapılırsa çok daha iyi olacağı kanaatinde olduğumu söylemeden edemeyeceğim. Bu konuda
tarafların birbirlerine dair olan bilgileri en iyi şekilde saklanması gerektiğini de düşünüyorum
ancak bunu bir sonraki yazımda yazacağım. İyi dileklerimle...