Yıllarca çeşitli okullarda öğretmenlik ve müdürlük yaptım. Maalesef bende her öğretmen gibi veliler, öğrenciler tarafından çeşitli saldırılara maruz kaldım. Özellikle okul müdürleri kendilerini olayların içinde buluverir. Veliler için her şeyin sorumlusu müdürdür ve ondan hesap sormak onun en tabii haklarıdır.

Son zamanlarda ise özellikle sosyal medya da öğretmenlere yönelik fiziksel, psikolojik ya da sözel saldırılar dikkat çekici boyutlara ulaşmıştır.

Bu tip saldırıların azalması için; öğretmene olan saygı düzeyinin artırılması için Milli Eğitim sistemi ile ilgili kanun ve yönetmeliklerde değişiklik yapılmalıdır.

Okullarda aile eğitimi verilmeli, toplumun öğretmene saygı konusunda bilinçlendirilmeli, öğretmenin ekonomik düzeyi artırılmalı, siyasetçiler beyanatlarında öğretmenleri küçümseyici ifadeler kullanmamalı ve öğretmenler de kendilerini yenilemelidir.

Bazı öğretmenler öğrenciler ile duygusal bağ kuramadıkları için olayları istemeden tetiklemektedirler. Bu konuda öğretmenlere hizmet içi eğitim düzenlenmelidir.

Toplum tarafından öğretmene saygı duyulmazsa, öğretmenin yaptığı iş önemsenmezse, öğretmen saygınlığını yitirirse velide, öğrencide, veli de ona göre davranır.

En önemli sorunlardan biri de öğretmen hata yaptığında veya ona saygısızca davranıldığında, saldırıldığında öğretmenin arkasında kimse yoktur, öğretmen sahipsizdir. Veli, öğrenci, bunu bilir ve bunu da kullanır.

Öğretmene saygı artık kitaplarda kalan bir şey haline geldi ki ne yazık ki geriye dönüşü pek de mümkün görünmemektedir.