Kadın ilk önce karnında hepimizi taşıyan analarımız. Kadın nefes almamız için doğum anında 20 kemiğin birden kırılacak bir acıya aldırmadan bizleri dünyaya getiren melek.Kadın büyürken bizlere annelik yarısı ilgi ve sevgiyi gösteren ablamız.Kadın yarimiz yarenimizdir yeri geldiğinde Kadın yuvamızı derleyen toplayan yeri geldiğinde ailesi ve bizler için saçını süpürge yapan evlatlarını yarınlar için eğiten sonrada uçuran  dişi kuşumuz.Kadın ömrümüze ömür katarak önce karnında sonra kucağında en sonunda da ölene kadar hep yüreğinde taşıyan Rabbimin rızası sonucu gitmeyi hayal ettiğimiz cenneti bile ayakları altına koyduğu ;bir öf bile denilmemesi gereken her çocuğun nadide çiçeği analarımız. Önümüzde ki Pazar Anneler Günü hepimiz ellerimizde çiçeklerle kimimiz annelerimizin kapısında ,Annelerini kaybeden ler ise mezarlarının başında olacaktır.Peki bizlere ne oldu da her televizyonu açtığımızda gün geçmiyor ki kadına kalkan ellerin kadını katleden erkeklerin haberleri ile sarsılmayalım ağzımıza geleni alenen zikretmeyelim.Son günlerde kadının her alanında pozitif ayrımcılığını destekleyen devletimiz Kadına yönelik şiddet,erkek ve kadın arasında tarihsel olarak eşit olmayan güç ilişkilerinin bir yansıması,bir insan hakları ihlali ve ciddi bir toplumsal sorundur.Aile içi şiddet tüm dünyada ve ülkemizde de ciddi bir sorun olarak tüm sosyal ,ekonomik dini ve kültürel guruplarda meydana gelmekte olduğuna şahit oluyoruz.Kadına yönelik şiddet,kadınlara yalnızca ‘’kadın’’oldukları için uygulanan,fiziksel,cinsel,psikolojik ,sözlü veya ekonomik açıdan acı ve ızdırap veren ya da verebilecek olan eylemler ya da bu tür eylemlerle kadının tehdit edilmesi,zorlanması veya keyfi olarak özgürlükten yoksun bırakılması yada öldürülmesidir

Kadına yönelik şiddet bir ‘’suçtur’’Hiçbir töre ,inanç,gelenek veya anlayış kadına şiddet uygulamanın gerekçesi olamaz.’’Şiddet’’Hayatın bir parçası asla değildir.Kadına yönelik her türlü şiddet ,kadının yaşamına korku ve güvensizliği sokmakta kadının fiziksel ve ruhsal sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir.Bunun içindir ki kadına yönelik şiddet maddi veya manevi bütünlüğüne ağır zarar vermesi nedeniyle bir halk sağlığı sorunudur..Çocukların şiddete tanık olması veya şiddeti görmesi ise onların fiziksel ,psikolojik ve sosyal açıdan sağlıklı gelişimine engel olabilmektedir.Şiddeti  gören çoğu kadın toplumsal yaşama aktif ve üretken katılamadığı için ,şiddet sosyal ve ekonomik kalkınma önünde bir engel oluşturmaktadır.Bu durum kadın-erkek eşitsizliğinin de devamına neden olmaktadır.Kadına yönelik şiddetle mücadele sağlıklı bir toplum yapısı için şarttır.

Şiddetin Türleri: Ne giyeceğine, nereye gideceğine müdahale etmek, Bedenine zarar vermek,Telefonla –mesajla rahatsız etmek,Korkutmak,Tokat atmak,Parasız bırakmak,Küçük görmek,Zorla evlendirmek,Cinsel ilişkiye Zorlamak,Çocuk doğurmaya yada doğurmamaya zorlamak,Küfür etmek,Tehdit etmek,Arkadaşlarıyla ailesiyle görüşmesine mani olmak,Takip etmek,Çalıştırmamak,tekmelemek yada hayatına kastetmektir.Şiddetten uzak bir yaşam her kadının hakkıdır .Kadına yönelik şiddete dur diyebilmek için KADES uygulamasını Kadınların ve çocukların maruz kaldığı şiddet,taciz gibi kötü eylemleri engellemek için kullanılan bir uygulamadır.şiddet görme ihtimali olan kadınların  akıllı telefonlarına indiren uygulama kadınların sistemi etkin hale getirdikleri andan itibaren acil bir durum karşısında Türk polisinin  en hızlı şekilde kadının yanında olmasıdır.Sadece anneler günü yada kadınlar gününde iyi davranmayın bize kadın olduğumuz için her gün hürmet gösterin.

Ey Türk kadını ,sen yerde sürüklenmeye değil ,omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın. M.Kemal ATATÜRK