Bugun...


Duygu SARIDAŞ

facebook-paylas
ARABULUCULUK
Tarih: 29-04-2024 13:27:00 Güncelleme: 29-04-2024 13:27:00


Merhaba Sevgili Okurlarım…
Yeni yeni hukukumuza ve hayatımıza giren ve etkili şekilde uygulandığında büyük
faydalar vaat eden bir kurum, arabuluculuk.. Bugün arabuluculuğun ne olduğuna, faydalarına
ve uygulanış tarzına kısaca değinip arabuluculuk hakkında genellikle merak edilen soruları
soru-cevap şeklinde yanıtlamaya çalışalım.
Arabuluculuk, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği özel hukuk
uyuşmazlıklarında kendi seçtikleri bağımsız ve tarafsız bir 3. kişinin hakemliğinde bir araya
gelerek uyuşmazlığı dava açılmadan önce veya dava açıldıktan sonra her iki tarafın da
menfaatini gözetecek şekilde karara bağladıkları bir alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemidir.
İhtiyari arabuluculuk, tarafların arabulucuya başvurma zorunluluğu olmamasına
rağmen kendi özgür iradeleri ile arabulucuya başvurarak dava açmadan önce veya dava
sürerken uyuşmazlığı arabuluculuk yoluyla sonuca bağladıkları yöntemdir.
Zorunlu arabuluculuk, kanun gereği bazı uyuşmazlıklar zorunlu arabuluculuk
yoluna tabi kılınmış olup, bu uyuşmazlıklar için dava açmadan önce arabuluculuğa
başvurulması dava şartı niteliğindedir. Bunun sonucu olarak, zorunlu arabuluculuğa tabi
uyuşmazlıklar bakımından arabuluculuğa başvurulmadan dava açılması halinde dava, dava
şartı eksikliği nedeniyle usulden reddedilecektir.
Türkiye’de arabuluculuk 2012 yılında Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk
Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile uygulanmaya başlanmış olup, 2018 yılından itibaren de
zorunlu arabuluculuk uygulaması hukukumuza katılmıştır.
Arabuluculuk, etkin şekilde uygulandığında gerek vatandaşlar açısından gerekse ülke
açısından birçok faydayı bünyesinde barındıran bir yoldur. Şöyle ki;
- Öncelikle arabuluculuk MASRAFSIZ bir yöntemdir. Arabuluculuk yolunda
ödemeniz gereken tek ücret arabulucu ücretidir. Zorunlu arabuluculuk yolunda ise görüşmeler
sonunda anlaşamamanız halinde bu ücret de devlet bütçesinden karşılanmaktadır. Dolayısıyla
uyuşmazlığın arabuluculuk yoluyla çözülmesi halinde Mahkeme harçları, dava giderleri
(bilirkişi ücreti, posta/tebligat giderleri, keşif ücretleri vs.) gibi yargılama aşamasında
yapılması gereken pek çok masraftan kurtulmuş olunmaktadır.
- Arabuluculuk taraflara uyuşmazlığı HIZLI bir şekilde çözüm olanağı sunmaktadır.
Mahkemeye başvurmanız halinde, en küçük bir uyuşmazlık dahi istinaf ve Yargıtay aşamaları
da hesaba katıldığında 3 yıldan az sürmezken, arabuluculukta en uzun süre altı haftadır.
Yargılama neticesinde söz gelimi işçilik alacağınıza kavuşsanız dahi, aradan geçen uzun
yargılama sürecinde artık alacağınız bedelden göreceğiniz fayda azalmaktadır. Ülkemizin
içinde bulunduğu enflasyon hali de göz önüne alındığında, yargılama sonunda hak
kazandığınız alacağın aradan geçen sürede değer kaybetmesi ve söz gelimi davayı açtığınız
esnada talep ettiğiniz para ile belki iyi model bir araba alınabiliyorken yargılama sona
erdiğinde aynı miktar para ile en düşük model arabanın bile alınamıyor olması çok yakın bir
ihtimaldir. Ancak arabuluculukta uyuşmazlık çözüme kavuştuğunda paranıza hemen kavuşma
olanağınız bulunmakta olup, elde etmek istediğiniz fayda hızlı bir şekilde sağlanmaktadır.

- Arabulucu, tarafların her ikisi ile de bir bağı bulunmayan, meseleye uzaktan
bakabilen, tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişidir. Bunun da yanında, arabulucunun bir hakim
gibi uyuşmazlık hakkında karar verme misyonu bulunmayıp, arabulucunun görevi tarafları bir
araya getirerek dostane bir ortamda uygun tekniklerle uyuşmazlığın görüşülerek tarafların
kendilerine en uygun çözümü bulmalarını sağlamaktan ibarettir. Dolayısıyla hakim önünde
hissedilebilecek olan gerginlik arabulucu önünde yerini RAHATLIĞA ve KENDİNİ ÇOK
DAHA İYİ İFADE EDEBİLME OLANAĞINA bırakacaktır.
- Yargı, katı bir özelliğe sahip iken, arabuluculuk sürecinde ESNEKLİK hakimdir.
Örnek verecek olursak, kiralananın tahliyesi talebiyle açacağınız bir davada verilebilecek iki
karar vardır. Bu kararlar davanın reddi veya davanın kabulü ile kiralananın tahliyesidir.
Oysaki aynı taleple arabuluculuğa başvurduğunuzda taraflar kendilerine en uygun çözümü
yaratacak şekilde kiralanın tahliyesinden vazgeçip kira artışı yapma, kiralanın tahliye edilmesi
ile birlikte kirayaveren tarafından kiracıya maddi olarak taşınma yardımı yapılması, mevcut
kira sözleşmesinin feshedilerek yeni şartlarda yeni bir kira sözleşmesi yapılması gibi çok
çeşitli alternatiflerde çözüm yolları bulabilecektir. Böylelikle her iki taraf da beklediği
maksimum faydayı elde etmiş olacaktır.
- Yargılama neticesinde verilen kararla birlikte tarafların ilişkileri de çoğu kez zarar
görmektedir. Ancak arabuluculukta yukarıda değindiğimiz gibi uyuşmazlığın ne şekilde
çözüleceği tamamen tarafların elinde olup, böylelikle uzun süren kiracılık ilişkilerinde, iş
ilişkilerinde veya ticari ilişkilerde olduğu gibi tarafların aralarındaki ilişki zarar görmeden bir
çözüme ulaşılması da mümkün olacak, İLİŞKİLER KORUNMUŞ olacaktır.
- Arabuluculuk sürecinde GİZLİLİK hakimdir. Tarafların arabuluculuk sürecinde
görüşülen konuları, sunulan belgeleri veya teklifleri arabuluculuk dışında açıklaması mümkün
olmadığı gibi dava aşamasında da delil olarak ileri sürmesi mümkün değildir. Dolayısıyla
taraflar kişisel veya ticari itibarlarının zedelenmesi korkusunu yaşamadan uyuşmazlığı gizlilik
içinde çözebilecektir.
- En önemlisi, arabuluculuk yolu İRADİ bir yoldur. Yani taraflar müzakereler
sonucunda anlaşmak zorunda olmayıp, kendilerine uygun çözümü bulamamaları halinde
arabuluculuk süresine anlaşamama olarak son verilmesi mümkündür. Arabuluculuk sonunda
anlaşma sağlanamaması halinde taraflar her zaman uyuşmazlıkla ilgili dava yoluna
başvurarak uyuşmazlığın yargı eliyle çözüme kavuşturulmasını isteyebilecektir.
Arabuluculuk ile ilgili genellikle merak edilen hususlara göz atacak olursak;
1) Arabulucular avukat mıdır?
Arabulucular çoğu kez aynı zamanda avukatlık mesleğini de icra etmekle birlikte
böyle bir zorunluluk bulunmamaktadır. Arabulucu olabilmek için avukat olmak şart olmayıp,
hukuk fakültesi mezunu olmak ve mesleğinde 5 yıllık kıdeme sahip olmak arabulucu olmak
için yeterlidir.
2) Hangi konularda arabulucuya başvurabilirim?
Üzerinde serbestçe tasarruf edilebilecek özel hukuk uyuşmazlıkları arabuluculuk yolu
ile çözülmeye uygundur. Bu durumda ceza hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklarda, idare

hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklarda ve velayet gibi tarafların tam serbestisi
bulunmayan ve kamu düzenini de ilgilendiren özel hukuk uyuşmazlıklarında arabuluculuk
yoluna başvurulamayacaktır.
3) Hangi uyuşmazlıklarda arabuluculuk yolu zorunludur?
İşe iade davaları, iş kazası ve meslek hastalığından kaynaklanan davalar hariç olmak
üzere işçi alacağı davaları, ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak
ve tazminat davaları, tüketici uyuşmazlıklarından kaynaklanan davalar zorunlu arabuluculuk
yoluna tabidir. Bununla birlikte güncel kanun değişikliği ile kiralanan taşınmazın ilamsız icra
yoluyla tahliyesi haricindeki kira hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklar, taşınır veya
taşınmazlar üzerindeki ortaklığın giderilmesine ilişkin uyuşmazlıklar, kat mülkiyetinden
kaynaklı uyuşmazlıklar ve komşu hakkından kaynaklanan uyuşmazlıklar da zorunlu
arabuluculuk kapsamına dahil edilmiştir. Sayılan alanlarda dava açılmadan önce arabulucuya
başvurulmuş olması dava şartıdır.
4) Zorunlu arabuluculuk yoluna nasıl başvuracağım?
Bizzat veya avukatınız aracılığıyla Adliyelerde bulunan Arabulucuk Bürolarına
giderek orada bulunan formu doldurmak suretiyle başvuruda bulunabilirsiniz. Her iki tarafın
ortak kabulüyle kendi aranızda arabuluculuk yapacak kişiyi kararlaştırabilirsiniz. Eğer
arabulucuyu kararlaştıramadıysanız, Arabuluculuk Bürosundan arabuluculuk başvurusunda
bulunduğunuzda Arabuluculuk Bürosu tarafından resmi sicile kayıtlı arabulucular listesinden
size bir arabulucu atanacaktır.
5) Arabuluculuk sonunda anlaşmaya varırsam bu anlaşma hukuken geçerli midir?
Arabuluculuk görüşmeleri sonunda anlaşmaya varmanız halinde düzenlenecek
anlaşma tutanağı Mahkeme ilamı niteliğindedir. Ancak Kanun’da yer alan bazı uyuşmazlık
türleri bakımından anlaşma belgesinin icra edilebilir olması için Sulh Hukuk Mahkemesi’ne
başvurarak icra edilebilirlik şerhi alınması gerekmektedir. Arabuluculukta anlaşma sağlanan
konularda tekrar dava açılması mümkün değildir.
6) Arabuluculuk masraflarını kim karşılar?
İhtiyari ve zorunlu arabuluculuk yolunda görüşmeler sonunda anlaşma sağlanması
halinde arabuluculuk ücreti Kanun’a göre aksi kararlaştırılmamışsa taraflarca eşit oranda
karşılanır. Her iki tarafın da kabul etmesi halinde arabuluculuk ücretinin tamamını taraflardan
yalnızca birisinin ödemesi de mümkündür. Bu ücret Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi ile
belirlenmiş olan ücrettir. İhtiyari arabuluculuk yolunda anlaşma sağlanamaması halinde de
arabuluculuk ücreti ve masraflar yine taraflarca karşılanacaktır. Zorunlu arabuluculuk yolunda
taraflardan herhangi bir masraf talep edilmemekte olup ise anlaşma sağlanamaması halinde
arabuluculuk ücreti kural olarak devlet bütçesinden ödenmektedir. Ancak mazeretsiz olarak
ilk toplantıya katılmayan taraf yargılama sonunda haklı çıksa dahi bu giderlerden sorumlu
tutulur.
Haftaya görüşmek üzere, sağlıkla, adaletle kalın..



Bu yazı 907 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
GAZETEMİZ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI