Bugun...


AV. Mehmet SABAN

facebook-paylas
Yargıdaki faiz değişikliği
Tarih: 29-05-2024 13:10:00 Güncelleme: 29-05-2024 13:10:00


Yaşadığımız dünyada insanlar, birbirleri ile etkileşimleri gereği bir takım husumetli durumları yargıya taşıma gereği duymaktadırlar. Yargı ise zarara uğrayanı koruyarak zararın giderilmesine hükmeder. Bu yargılamada zararın oluştuğu tarih ile hüküm tarihi arasında paranın/zararın değerini korunması ve hak kaybı olmaması için faize hükmedilir.  Ülkemizde yasal faiz adi işler yıllık %9idi. Ancak 21.05.2024 tarihinde yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararı gereğince 01.06.2024 tarihinden geçerli olmak üzere kanuni(yasal) faiz oranı yıllık %9 dan %24’e çıkarıldı. Peki bu yargıda ne anlama geliyor? Faydalı mı?, zararlı mı?. Değerlendirelim.

Faiz artışını alacaklı olan kişi için incelersek tabii kide lehine bir durumdur. Zira yıllık %9 faizle paranın ikiye katlanma süresi 11 yılın üzerindedir. Ancak %24 ile 4 yılın biraz üzerinde para ikiye katlanmış olmaktadır. Bu noktada alacaklı memnun olacaktır. Mefhumundan da anlıyoruz ki borçlu için pek de iyi değildir. Bu nedenle borçlu kişi yargılamayı uzatmak adına yargılamanın her aşamasında itirazda bulunmaktan çekinecektir. Zira gereksiz yere yargılamayı uzatmak artık onun lehine değildir. Para değerini eskisine göre daha çok korumaktadır.

Bir diğer faydası ise yargı camiası adına olacağı açıktır. Zira uyuşmazlıklarda eskiden şahıslar ve şirketler yargılamaya gidilmesinden korkmamaktaydı.Çünkü enflasyon nedeniyle yargılama sonunda hükmedilecek bedel çok daha işlerine geliyordu. Ancak faiz artışı ile paranın/zararın değeri daha çok korunmuş olacağı için yargılamaya gitmek yerine cüzi indirim talepleri ile anlaşma yoluna gitmek işlerine daha çok gelecektir. Bu nedenle yargıdaki yükün de hafifleyeceği kanaatindeyim.

Hukuk yargılamasında faaliyete geçen arabuluculuk kurumu bazı uyuşmazlıklar için zorunludur. Bu noktada faiz artışı ile uyuşmazlıklarda arabuluculuk aşamasında anlaşmanın çok daha artacağı görüşündeyim. Zira yargılama sonunda borçluyu yüklü miktarda faiz ve yargılama masrafları beklemektedir.

Somut örnek verecek olursak; Somut olayda trafik kazası geçiren bir kişi için sigortadan alacağı tazminatı değerlendirelim. Eskiden sigorta şirketleri kaza sonrası sulh yoluna gideceği zaman asıl alınması gereken tutardan epey düşük teklifler veriyordu. Çünkü kazazede bu olayda yargılamaya giderse alacağını yıllar sonra ve enflasyon karşısında direnemeyen bir %9lük faizle alacaktı. Bu nedenle de yakın tarihte eline geçeceği ve hakettiğinden çok uzakta olan tutara daha sıcak bakıyordu. Ancak yeni faiz oranı ile sigorta şirketi daha iyi teklifler sunmak zorundadır. Zira yeni faiz oranında alacak değerini daha çok koruyacaktır. Bu durumda tabii ki de kazazedenin lehinedir.

Bir diğer örnek ise;işçi işveren arasındaki bir uyuşmazlıkta artık arabuluculukta anlaşmak işveren lehine olacaktır. Zira uyuşmazlık yargılamaya giderse hem ciddi bir faizle karşılaşılacak hem de yargılama masraflarına kaybeden taraf katlanmak zorunda kalacaktır. Çoğu yargılamada işçi lehine yorum ilkesinden kaynaklı kaybeden işveren için arabuluculuk son bir çıkış kapısı denilebilir.

Bu noktada yargılamaya taşınacak olan her olay için faiz ciddi bir caydırıcılık taşıyacağı aşikardır. Eskiden borçlular için koruyucu bir durum olan faiz, artışla birlikte alacaklıyı memnun edeceğe benziyor. Yargıda meydana gelen bu büyük değişiklik sonrası yargıya olan güveninde artacağı şüphesizdir.

 



Bu yazı 2767 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI