Bugun...


Mustafa TOPTOP

facebook-paylas
GÜZEL SÖZ KÖKÜ SAĞLAM BİR AĞAÇ GİBİDİR
Tarih: 03-06-2024 12:19:00 Güncelleme: 03-06-2024 12:21:00


Ne güzel söylemiş Erzurumlu Emrah:

Sabahtan uğradım ben bir fidana

Dedim mahmur musun dedi ki yok yok

Ak elleri boğum boğum kınalı

Dedim bayram mıdır dedi ki yok yok

            Yıllar önce bir halk ozanı tahlil etmişti bu şiiri Dinar’daki bir konserde. Ozanlar arif insanlardır. Herkesin görmediğini görürler, fark etmediğini fark ederler ve fark ettirirler. Öyle de oldu. Benim edebiyat öğretmeni sıfatım sınıfta kaldı halk ozanının tahlili karşısında. Olsun. Ozanlığın ne demek olduğunu öğrendim. Sözün kısası, Emrah diyor ki, sabahtan bir fidana uğramış. Fidan edebiyatımızda her ne kadar uzun boylu güzel anlamında kullanılmış ise de buradaki anlam farklı ozanımıza göre. Kastettiği güzel, fidan gibi uzayan minarenin yanındaki camidir. Ak ellerinin boğum boğum kınalı olması da caminin renkli camlarından süzülen ışıkların oluşturduğu güzel görüntülerdir. Benzetmeler yoluyla şair dıştaki mananın ötesinde farklı bir anlam yüklemiştir şiire. Ben anlayamadım ama halk ozanı anlamış.

            Şairin dediği güzele ben de uğradım.  İçeri girdiğimde imam efendi İbrahim suresinden okuduğu ayetlerin mealini veriyordu. “Görmedin mi, Allah güzel bir sözü nasıl misal getirdi? (Güzel bir söz) kökü sağlam, dalları göğe yükselen bir ağaç gibidir.(24)” , “Bu ağaç Rabbinin izniyle her zaman meyvesini verir. Öğüt alsınlar diye Allah insanlara misaller getirir. (25)”, “Kötü bir sözün durumu da yerden koparılmış, ayakta durma imkanı olmayan kötü bir ağacın durumu gibidir.(26)”, “Allah, iman edenleri hem dünya hayatında hem de ahirette sabit bir sözle sağlamlaştırır, zalimleri ise saptırır. Ve Allah dilediğini yapar. (27)” Sabit söz kelime-i tevhittir. Yani “Allah’tan başka ilah yoktur, Hz. Muhammed Allah’ın elçisidir.”Sonraki ayetlerde “Allah’ın nimetlerini küfre değişenleri ve kavimleri helak yurduna, yaşayacakları cehenneme sürükleyenleri görmedin mi? O, ne kötü duraktır! (28,29)”

            “Zalimler için yaşasın cehennem!” diyesim geliyor. Zalim İsrail Gazze’den sonra Refah’ta da insanlar üzerine bomba yağdırıyor bütün dünyanın gözü önünde.  Allah’a ortak koşanlar, Allah’ın gazabına uğrayanlar acımasızca zulümlerini kusmaya devam ediyorlar. Ey zalimler!Bir süre daha dünya nimetinden faydalanın, sonunda varışınız ateşe olacaktır. Masumların, mazlumların göğsünde yaktığınız ateş bir gün sizi de yakacaktır.

            “İnanan kullarıma söyle, namazı dosdoğru kılsınlar, hiçbir alışveriş ve dostluğun bulunmadığı bir gün gelmeden önce kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden gizlice ve açıktan harcasınlar. (31) İnanan, namaz kılan bizler kendimize dönüp bir bakmalıyız. Namazı ne kadar dosdoğru kılıyoruz? Rabbimizin bize verdiği nimetlerden Allah yolunda ne kadar harcıyoruz? Ayetler boşuna indirilmedi bize. “Can vermede masum! Dipdiri geziyor cani!”  Ne farkımız var bilmem mezarda yatan ölüden? Bir şampiyonluk kutlaması için araçlarıyla konvoy oluşturup bağırıp çağıranlar, bombalar altında inleyenlerin çığlıklarını duyabiliyor mu acaba? Bilmiyorum, cevabını da veresim gelmiyor.

            Daha fazla ileri gitmek yerine yine İbrahim suresinin şu ayetlerine bırakıyorum gönlümü. “Rabbim! Beni namaza devam eden bir kimse eyle. Soyumdan da böyle kimseler yarat. Rabbimiz! Duamı kabul eyle. (40), “Rabbimiz! Hesabın görüleceği günde, beni, ana-babamı ve inananları bağışla.”

            Rabbimiz bizi zalimlerden eyleme! Merhamet et! Uyandır bizi içinde bulunduğumuz derin uykudan! Devletimize, milletimize zeval verme!

            Sağlıcakla kalın efendim…

 



Bu yazı 2887 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI