‘’ 6 Şubat 2023 te ard arda yaşadığımız iki depremde resmi rakamlara göre bugüne kadar 44.374 vatandaşımız hayatını kaybetti. 100.000 den fazla yurttaşımız ise yaralandı. Maalesef hem geçmişimizi hem de geleceğimizi kaybettik. Kimi dul, kimi yetim kaldı, bazı vatandaşlarımızın ise mezarını kazacak kimsesi kalmadı. Canımız yandı, içimiz acıyor. Her depremde aynı şeyleri yaşamak mı zorundayız? Böyle bir durumun yaşanmaması için bizi yönetenlerin başlıca görevi: Yapılan binaların depreme dayanıklı olmasını sağlamak, bunun için gerekli kuralları koymak, uygulamak ve denetlemektir. Bunu yeterince yapmadıklarını yaşadık ve yaşıyoruz. Afet sonrasında yapılması gerekenleri bile yapmaktan aciz bir yönetimle karşı karşıyayız. Şimdi ne yapıyorlar: “Asrın Felaketi” diyerek Asrın İhanetinin sorumluluğunu üstlerinden atacaklarını sanıyorlar. Balıkesir’de 26 Şubat Pazar günü 3.5 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Herkesinde bildiği gibi Balıkesir Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde yer alıyor. Yayınlanan deprem risk haritasına göre Balıkesir 1. Derece deprem bölgesinde yer almaktadır. Pazar günü meydana gelen depremin büyüklüğü 3.5 değil de 7.5 olsaydı ne olurdu? Hiç düşündünüz mü? Var olan gerçekler bu iken kamuoyunun aydınlanması için deprem öncesi tedbirleri almayan ve deprem sonrasında da anında müdahalede bulunmayarak sınıfta kalan iktidarın yönettiği Balıkesir Büyükşehir Belediyesine birkaç soru sormak istiyorum:

1. Deprem bölgesi toplanma alanları neresi? Olası bir deprem için Balıkesir özelinde ne gibi hazırlıklar yapıldı?
2. Toplanma alanı olarak belirlenmiş alanlara acil ihtiyaç olan WC, Çadır, Hilti, Demir Makası, ilkyardım seti, sedye, jeneratör, kazma-kürek gibi hemen kullanılacak olan malzemeler konteynır olarak hazır mı?
3. MTA’nın olumsuz görüş bildirmesine rağmen yeni yapılmış olan BALTOK Konutlarının fay hattının hatta diri fay hattının üzerinde yapılmasının sebebi nedir? Jeoloji Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası gibi alanında uzman kurumlara görüş sormadınız mı?
4. Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel YILMAZ’ ın Karesi Belediye Başkanı olduğu zaman yapmış olduğu; Karesi ilçesi Sefaköy mevkiinde 11658 ada 3 parselde 6312 m^2 lik yeşil alan olarak bırakılmış yeri, 53 m yüksekliğinde yani 17-18 kat olarak planlıyorsunuz. Hiç mi ders almadınız? Buranın fay hattının hemen dibinde olduğunu bilmiyor musunuz?
5. Deprem mastır planınız var mı?
6. Olası bir deprem anında koordinasyonu sağlaması gereken ve gerekli donanıma sahip olması gereken Balıkesir AFAD il müdürünün İmam-Hatip mezunu olduğunu ve ilkyardım, afet, deprem gibi konularda gerekli ehliyeti ve liyatakatı olmadığını biliyor musunuz?
7. Balıkesir’deki imar planlarına fay hatları ve sakınım alanları işlendi im?
8. Rant için tarım alanlarını imara açmaktan bıkmadınız mı?
9. Sanayi 2. kapı ile 4. kapı arasındaki 1. sınıf tarım arazisini imara açıp, insanlarımıza mezar hazırladığınızın farkında mısınız?
10. Büyükşehir imar konularındaki meclis gündemine getirdiğiniz tüm konular imar kanununa tamamen aykırı olarak parsel pazında neden yapılıyor?
11. Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN geçtiğimiz yıllarda dikey mimarilere izin vererek İstanbul’a ve İstanbul halkına ihanet ettiğini söylemişti. Sizde dikey mimarilere izin vererek ihanet ettiğinizi düşünüyor musunuz? Ya da daha önce verdiğiniz izinler göz önüne alındığında sorumu şöyle revize edeyim; ihanet etmeye devam edecek misiniz?
12. İstanbul belediyesi ücretsiz dayanıklılık testi yapıyor. Balıkesir içinde böyle bir hizmet vermeyi planlıyor musunuz? Böyle bir planınız yok ise bildiğiniz gibi tek bir belediyemiz var; bırakın bize Susurluk Belediyesi olarak tüm Balıkesir’in dayanıklılık testini yapmaya hazırız.
13. İmar affı denilen para toplama projesinden Balıkesir ve ilçelerinde kaç bina yararlandı? Bu binalarla ilgili herhangi bir kontrol yapmayı düşünüyor musunuz?
14. Balıkesir’deki dükkânlarda kolonların kesildiği söyleniyor. Halkımızın oturduğu binanın altı dükkan olan herkesin kafasında soru işareti var. Bunları kontrol ediyor musunuz veya etmeyi düşünüyor musunuz?
15. Deprem zamanında tüm yurttaşlarımızın yaptığı gibi bizlerde İYİ PARTİ olarak elimizden geldiğince koşturduk. Deprem bölgesine battaniye göndermek için 65 lira fiyata anlaştık. Sizin doğrudan teminle AKP’li bir yandaşa 2000 tane battaniye için 436.000 lira ödemenizi, yani bir battaniyeyi 3,5 kat pahalıya almanızı, nasıl açıklayacaksınız?
16. Kentsel dönüşüm planlarınız var mı? Kentsel dönüşümden anladığınız eski binaları yıkıp daha çok katlı binalar yapmak mı?
17. 25 Şubat 2020 tarihinde Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel YILMAZ’ın deprem mastır planı için süreci başlattık açıklaması var. Bu süreçte ne yaptınız? Yapı stokunu incelediniz mi? Kentsel dönüşüm ya da sağlıklaştırma - güçlendirme çalışmalarını yaptınız mı? Yoksa her zaman yaptığınız gibi bu açıklamalarda söyleme demi kaldı? Ya da harekete geçmeniz için kaç bin insanımızın daha ölmesi gerekiyor?
18. Bahçelievler – Paşa alanı – Plevne - Çayır hisar gibi önceden 1. sınıf tarım arazisi olan sulak ve bataklık arazileri imara açtınız. Sıvılaşma olduğunu bildiğiniz halde Özdilkent örneğinde olduğu gibi demiryolu kenarında Sayınların yaptığı 8-10 katlı bina yapımına izin verirken ne düşündünüz?

Sevgili basın mensupları ve değerli hemşerilerim bu soruları arttırmak mümkün. Hatta geçen hafta Balıkesir Büyükşehir Belediyesi meclisinde çoğu kadın olan ve muhalefet niteliğinde yaptıkları uyarılarını bile “Defol Saroş’çu”, “Hain” şeklindeki nitelemeler ile ötekileştirmeye çalışmak yönetemediğinizin ve tahammülünüzün kalmadığının bir göstergesidir. Hepimizin bildiği gibi ONBURDA AVM çevresi alivyon arazisi ama etrafını çok katlı rant projesi haline getirdiler (Ek A). Yazıklar olsun.

Bu sorunlar yerel bazda yaşadığımız sorunların sadece birkaçı. Belediyelerden geçiremedikleri rant projelerini ise Çevre ve Şehircilik Bakanlığından geçiriyorlar. Rant rant nereye kadar. Ulusal bazda baktığımızda ise Kızılay’ın veya AFAD’ın sınıfta kaldığını söylemek zorundayız. Söz konusu ticaret olunca Kızılay’ın maşallahı var. Elindeki çadırları AHBAP’a satmasını biliyor. 8 milyon dolar bağışın 7 milyon 925 bin dolarını Ensar Vakfına aktarabiliyor. Türk eczacıları birliğinin deprem bölgesinde yardım amaçlı ilaç dağıtımını sağlamak için istediği çadırı 140.000 liraya satıyor. Binlerce eczacının depremzedelere bedelsiz vermeye çalıştığı ilaçların depolanacağı çadırdan para almaya utanmadınız mı? Dönüp AFAD’a bakıyoruz farklı ülkelerden gelen çadırlara logosunu basıyor? Almanya basınına ve halkına bizi rezil etmeye utanmadınız mı? Ne zamanki kurumlar liyakatli insanlar tarafından yönetilir o zaman ülkemiz refaha kavuşur. Merak etmeyin sevgili hemşerilerim. AZ KALDI… HABER: MUSTAFA TETİK